Şeker hastalığı tanısı alan hastalarda ayak yaralarının görülme sıklığı %10 civarındadır.
Yaşanabilecek küçük travmalardan sonra bile yara oluşumu-iyileşmemesi, enfeksiyon, dolaşım bozukluğu, sinir hasarı, ülserasyon, kangren gibi durumların tedavi edilmemesi halinde maalesef ayağın kesilmesi (ampütasyon) gerekebilmektedir. Diyabetik hastalarda damar duvarının bozulmasına bağlı, dolaşım bozukluğu, direnç düşüklüğü, oksijenlenmenin bozulması, sinir hasarları oldukça sık görülür.
Buna bağlı özellikle ayaklarda iyileşmeyen veya çok yavaş iyileşen yaralar açılır. Diyabetik ayak gelişen hastalarda aynı zamanda periferik arter hastalığı denilen dolaşım bozukluğu da mutlaka araştırılmalı ve tedavi edilmelidir.
Ozon tedavisi uzun zamandan beridir diyabetik ayak tedavisinde başarı ile kullanılmaktadır. Daha çok kandan ozon tedavisi denilen majör otohemoterapi ve diyabetik ayağa direkt olarak uygulanan torbalama yöntemi esastır. Ozon tedavisi temelde vücudun bakım-onarım mekanizmalarını harekete geçirir. Dolaşımı iyileştirdiği için ve oksijenlenmeyi artırdığı için yaranın kısa sürede iyileşmesi ve kapanmasını sağlayabilmektedir.
Ayrıca antimikrobiyal etkisi olduğundan enfekte yaralarda da antibiyotiklerle birlikte başarı ile uygulanmaktadır. Ozonla yara tedavisine başlamadan önce gerekiyorsa mutlaka debridman denilen yara temizliği yapılmalıdır. İlaveten hastanın fizik muayenesi ve tetkiklerinin incelenmesi sonrasında ozon tedavisi ile birlikte lomber sempatik blokajlar da gerekebilir.
Sempatik blokajlar bacağın damarlarında vazodilatasyon denilen genişlemeye yol açarak ayağın kan akımını ve de oksijenlenmesini artıracağından yara daha hızlı iyileşebilecektir.